29 Nisan 2010


Dünden bugüne değişmeyen sadece dünden gelen biraz kasvetli ruh halim..
Ben Zeynep'in boya yapmasına tahammül edemiyorum. Bunu danışmam gerekiyor.
Sadece yaptığı elleri balçık gibi boyamak sonra bacak sonra artık neresi gelir ise..hızını alamazsa o zaman bana başlıyor..eğer tepki vermez ise devam ediyor..
Dünde benim ruh halim neticesi ile çok kısa sürdü.."ben ellerimi yıkayacağım dedi." sanırım anladı benim biraz da "ben seninle boya yapmakdan keyif almıyorum" diyeceğim:(
usul usul sesisce bitirdik..

28 Nisan 2010


Dün akşam eve yürürken kollarını açıp bana doğru koşan güzel meleğim son anda başka tarafa döndü..çünkü dolma yapması gerekiyormuş. hemen yakındaki yaprak koparıp diğer çam ağacından koparıp içine koyup sarmalayıp bana uzattı..
Yemek fırına girmeyi unutunca tabi bizde dışarda yemek lazım diye koyulduk yola, fikirler soruldu fikir verildi. Masa da önce kısa sandalye sonra uzun sandalye ve en sonunda zorla da olsa bebek sandalyesinde yemek faslını tamamladık..
"anne sen benim için herşeyi yapıyorsun" dedi..Evet seni benim özel ve bir o kadar güzel kızımsın..


Geçen bir çizgi filmi var Up (Yukarı bak) çok güzel bir çocuk filmi orada bir sahne var. Küçük bir kız apartman dairesinde odasında oynuyor. ve camdan balonlar geçiyor..düşündüm de bizim güzei meleğim de aynı şekilde koca katlı bir apartman dairesinde öğrenmeye, koşmaya, hayatı öprenip tanımaya çalışıyor. Akşam da bende katılıyorumo kocaman sıkışıklığa..

Şimdi bir yuva arayışındayım. Montessori eğitimi verecek olsun. Eğitim alanlar, takip edenler ve ilgilenenler bir o kadar eğitimli olsun. Bakalım adres yok ama yılmak da yok yola devam...

Bugün neler yaptığımızı yarın neler yapacağımızı hepsini düşünürken bir de yaşamaya devam etmeyi herkesle paylaşacağım...